Alüminyum Doğrama

Alüminyum doğrama, hafif, dayanıklı ve işlevsel: Bunlar, zamanımızın anahtar mühendislik malzemelerinden biri olan alüminyumu oluşturan özelliklerdir. İçinde yaşadığımız evlerde, kullandığımız otomobillerde, uzun mesafelere bizi götüren tren ve uçaklarda, günlük olarak kullandığımız cep telefonlarında ve bilgisayarlarda, buzdolaplarımızdaki raflarda ve modern alanlarda türlü türlü çeşitli örneklerini bulabiliriz.

Alüminyum doğrama mimari projelerin en önemli bileşenidir. Kapı ve pencere sistemleri, katlanır pencere ve kapılar, ofis bölme sistemleri gibi binaların değişik yerlerinde kullanılan sistemlerin bir parçasıdır.

Havacılık sektöründe de çok önemli bir yeri vardır. Savunma sanayi sisteminde de kullanılmaktadır.

Alüminyum simli-beyaz bir metaldir, periyodik tabloda 13 elementtir. Alüminyum hakkında şaşırtıcı bir gerçek, Dünya’nın en büyük metalinin Dünya’nın çekirdek kütlesinin% 8’inden fazlasını oluşturmasıdır. Ayrıca, oksijen ve silikondan sonra gezegenimizde üçüncü en yaygın kimyasal elementtir.

Aynı zamanda, diğer elementlerle kolayca bağlanabildiği için, doğada saf alüminyum oluşmaz. İnsanların bunu nispeten yakın zamanda öğrenmesinin nedeni budur. Resmi olarak alüminyum ilk kez 1824’te üretildi ve insanı endüstriyel ölçekte üretmeyi öğrenmek için elli yıl daha sürdü.

Doğada bulunan en yaygın alüminyum türü alüminyum sülfatlardır. Bunlar, iki sülfürik asidi bir araya getiren minerallerdir: biri, bir alkalin metale (lityum, sodyum, potasyum rubidyum veya sezyum) dayanır ve bir tanesi esas olarak alüminyum olmak üzere periyodik tablonun üçüncü grubundan bir metale dayanır.

Günümüzde su, yemek pişirmek, ilaç, kozmetoloji, kimya endüstrisi, savunma ve uçak sanayi ve diğer sektörlerde temizliği sağlamak için alüminyum sülfatlar kullanılmaktadır. Bu arada alüminyum, adını Latince’de alümen olarak adlandırılan alüminyum sülfatlardan almıştır.

Bugün, neredeyse 300 farklı alüminyum bileşimi ve alüminyum içeren mineraller, dünyadaki bir anahtar kaynak minerali olan feldspattan, yakut, safir ve zümrüt, daha az yaygın olan mineralleri biliyoruz.

Ancak alüminyumun ne kadar yaygın olabileceğine bakılmaksızın, elektrik için olmasaydı sonsuza kadar gizli kapaklı kalmış olabilir. Alüminyumun keşfi, bilim adamları kimyasal bileşikleri elementlerine ayırmak için elektrik kullanabildiklerinde mümkün oldu.